30 Haziran 2017 Cuma

EMPYRION GALACTIC SURVIVOL




ERKEN ERİŞİM ALFA AŞAMASINDA
 
İLK PİYASAYA SÜRÜLME TARİHİ: 5 Ağustos 2015
 
GELİŞTİRİCİ: Eleon Game Studios
 
PLATFORM: Microsoft Windows
 
STEAM'DE  MEVCUT YAZ İNDİRİMLERİNDE %50 KAMPANYA İLE 15.50 TL

TÜRKÇE ARAYÜZ  VE ALTYAZI BULUNMUYOR.

150 TL lık bir oyunun, (NO MANS SKY) vaat ettiği pek çok şeyi, henüz daha alfa aşamasında iken bile vermeyi başarmış bir erken erişim oyunu... Yabancı bir gezegene düşen yaşam kapsülünden çıkarak, oyuna başlıyoruz, arama, keşfetme, kaynak toplama, üretim, inşaat, tasarım, gezegen savaşı, uzay savaşı, ele geçirme, yok etme, yağmalama... Pek çok şey yapabiliyoruz bu oyunda, uğraşmak istemeyenler, atölyeden, başka oyuncuların tasarladığı, üs, gemi, ve ana gemilerin tasarımlarını elde edebilirler şu anda bile oyunun workshop pazarı gayet zengin... Steam Kayıtlarında oyun sürem kaç saat yazıyor hatırlamıyorum ama yeterince uzundur... Çok az sayıda hata ile karsılaştım ki tamamlanmış, pahalı oyunlarda bile makul denebilecek kadar... Oyunun optimizasyonu biraz daha elden geçirilmeli, ama kotu değil. Sadece daha iyi olabilir. Fikir ve oynanabilirlik çok iyi, alt yapısı ve malzemesi çok zengin, temeli de sağlam şekilde atılmış... İleride

27 Haziran 2017 Salı

MOUNT AND BLADE WARBAND

Mount & Blade: Warband, ortaçağ temalı bir rol yapma video oyunu olan Mount&Blade için geliştirilen tek Oyunculu ve çok oyunculu bir genişleme paketi'dir
  
İlk piyasaya sürülme tarihi: 30 Mart 2010 

Seri: Mount & Blade 

Geliştirici: TaleWorlds

Platformlar: PlayStation 4, Xbox One, Android, Microsoft Windows, Linux, Mac OS

Yayıncılar: TaleWorlds, Paradox Interactive,Koch Media 

Türkçe menü Türkçe altyazı destegi var

1’nci ve 3’ncü şahıs


Steam yaz indirimlerindeki satış fiyatı %75 indirim ile 7.49 TL Mount and blade Full Collction 5 ürün %75 indirim ile 17.49 TL
Hani bazı oyunlar vardır, çok reklamı yapılır, dört gözle çıkması beklenir, çıkmadan önce videoları seyredilirken, çıksın kaç paraysa alacam dersiniz... Aldığınızda bilgisayarım kaldırır mı? Grafiklerin hakkını verir mi? oyun keyfimi kaçırır mı? Diyerek, sabırsızlıkla oyunu kurarsınız. Sonrası ise

26 Haziran 2017 Pazartesi

İNSAN EVRİMİNİN KM TAŞLARI

İNSANIN KISA TARİHİ

  
Evrim teorisine göre, İnsan-öncesinden insana geçiş yolunda atılan ilk adım, iki ayak üzerinde yürüme kabiliyeti geliştirmek olmuştur. İki ayak üzerinde yürüyebilmek, başparmağın değişimini ve ellerin etkin kullanımını, ellerin etkin kullanımı, alet kullanma ve yapma becerisini, alet kullanma becerisi, ateş kontrolünü, ateş kontrolü beslenme imkânlarının kıyaslanamaz ölçüde gelişimini tetikler. Pişmiş besinlerle artan besin kalitesi ve hızı ile alet kullanma kabiliyetinin gerektirdiği zihinsel performans gerekliliği, gelişmiş sinir sistemlerinin önünü açar. Gelişmiş sinir sistemleri ve iki ayak üzerinde yürüme zorunluluğu yavruların henüz insan olmanın kudretlerine sahip olamadan, güçsüz ve muhtaç bir halde dünyaya gelmeleri ile sonuçlanır. Bu ihtiyaç bebek bakımını gerektirir, bebek bakımı sosyalliği geliştirir, gelişen sosyallik güçlü sinir ağlarının da desteğiyle iletişimi kuvvetlendirir, iletişim bilgi paylaşımı mekanizmalarını oluşturur ve bilgi medeniyeti inşa eder. Genç erkekler, insan yavruların bakımını üstlenen annelere yiyecek bulurlar, ilk aileler oluşur, is bölümü ve iletişim artar, aile bağları ile duygular gelişir. Yeterli bilgi birikimi ile tekerlek bulunur. Tekerleğin icadiyla, insanların ve bilginin daha uzaklara yayılması sağlanir. Avcı toplayıcılıktan sırasıyla, önce hayvancılığa sonra tarım ve yerleşik hayata geçilir. Yerleşik hayata geçilmesiyle daha kalabalık insan toplulukları oluşur, iletişim hızlanır, bilgi birikimi artar. Bilgiyi gelecek nesillere aktarabilmek icin yazı keşfedilir. Yazının kesfi bilginin ve iletişimin katlanarak artmasını sağlar. Tarım ve hayvancılık, mevsimleri öğrenmeyi, iklimsel döngüleri bilebilmek icin, takvimler gelistirmeyi, takvimler gelistirmek icinse, matematik ve astronomiyi öğrenmeyi gerektirir. Yerlesik düzendeki kalabalık toplumlar, is bölümünü gelistirir, is bölümü değis tokuşu ve ticareti, ticaret ise paranın icadinı tetikler. Gelişen medeniyet savaşlara neden olur, savaşlar ise teknolojinin ve bilimin daha hızlı ilerlemesini sağlar. Tabi bunları böyle ipe dizer gibi sıralamak, sadece yazının sınırlarının ve kurgusunun gerektirdiği bir anlatım düzenidir. Oysa olaylar bir sıraya dizilemeyecek kadar karmaşık ve iç içe geçmiştir. Kimi zaman bazı nitelikler kendilerine neden olmuş nitelikleri kuvvetlendirmiş, kimi zaman zayıflatmış kimi zaman da nedenlerle sonuçlar iç içe geçerek karşılıklı etkileşim halinde aşama kaydetmiştirler.









SUBNAUTICA



Tür: Macera, Hayatta Kalma, Bağımsız Yapım.

Oynanış: Birinci kişi (FSP)

İlk piyasaya sürülme tarihi: Eylül 2017 (Şu an için Steam’de erken erişim oyunu   

Geliştirici: Unknown Worlds Entertainment
 
Yayıncı: Unknown Worlds Entertainment

Tasarımcı: Charlie Cleveland

Platformlar: Xbox One, Microsoft Windows, Mac OS

Son Güncelleme: 21 Haziran 2017 (Voice Of The Deep Update)

Steam yaz indirimleri fiyatı şu an %50 =15.50 TL


Türkçe arayüz ve altyazı desteği var

Uzun zamandır beni bukadar çok başına bağlayan, hastalık derecesinde oynama isteği uyandıran, bir oyun satın almamıştım. Evet, birçok oyun var ki, hastalık yapar, geceyi gündüze katar... Ama isim vermeyeceğim, istek listesinde, yılbaşı indirimlerini bekleyen bu oyunlar, o kadar pahalı ki... Ha birde şu var, evet pahalılar, evet tutmuş, sağlam oyunlar. Ama ben begenecekmiyim? Tabi ki zevkler ve renkler tartışılmaz... Fakat 150-200 TL veripte bayılarak oynayacağınızın hiç bir garantisi yok yinede... Subnautica ise diğerlerinin yanında, harcadığınız paraya üzülmeyeceğiniz bir oyun ki herhangi bir indirime girmediği halde. Erken erişim oyunu olduğundan, henüz bazı buglar ve optimizasyon sorunları var. Gelen güncellemelerle ki oyun ile çok fazla ilgileniliyor, sürekli geliştiriliyor... Bazı save dosyalarınızı kaybedebilir, belkide bastan başlamak zorunda kalabilirsiniz. Yinede zevkle kendisini oynatan, çok uzun bir oynanış süresi vaat eden, grafik, ses, senaryo, içerik ve oynanış olarak oldukça kaliteli bir oyun.


Kısaca hikâyesi ise şöyle; oldukça büyük ve kalabalık bir uzay gemisi, görev için çıktığı bir seferde, bilinmeyen bir nedenle,

25 Haziran 2017 Pazar

ALIEN COVENANT

        

   
Çocukluğumdan beri hayran olduğum ve merakla beklediğim bir seridir Alien. Benim için korkunç bir yaratık değil, hayatta kalması gereken gerçek bir tasarım harikasıdır. Hayata geliş şeklinden, hızla büyümesine ve yılmadan türünü devam ettirmesine kadar bambaşka bir klasiktir Alien. Seriyi günümüzün teknolojisiyle çekme kararı almaları da bence çok doğru bir karar. Alien gelmiş geçmiş yaratıkların en iyi tasarlanmışı. Artık seriye feslefe ve "biz neden yaratıldık?" soruları da yüklenince, çok daha anlamlı filmler serisi bizi bekliyor demek çok doğru. Sakın yeni filmleri, eskileri bilmeden izleyip de birşey anlayacağınızı düşünmeyin, dediğim gibi bu uzayda geçen sıradan bir yaratıklı korku filmi değil; derin bir felsefesi var. Özellikle de son iki filmde bu felsefi mesajlar daha çok kendini göstermiş ama gözümüze sokmadan, izleyicinin bulması, anlaması beklenilmiş, çok da doğru bir karar verilmiş. İşte serinin son filmi Alien Covenant hakkında yorumlarim:

 OLASILIKLAR 
                                                      
Bence, devam filminde, bizi tatmin edecek olan ve tüm seriyi daha anlamlı hale getirecek olan sorularımızın tüm yanıtlarını, hallice alacağız... Ki bence olması gereken ve büyük bir sabırsızlıkla beklediğimde budur..

.C İ D D İ    S P O I L E R    İ Ç E R İ R 

RESiMLERiM



İlk yaptığım yağlı boya resmim; Güzel olması, Bir düşünceyi bir duyguyu anlatabilmesi, tekniğinin doğru uygulanmış olması, tarzımı taşıyor olması ve bunlar gibi kaygılardan çok uzaktım yaparken. Taşıdığım tek kaygı, ortalığı fazla batırmadan,  kompozisyonun ne  olduğu, az çok  anlaşılabilen bir resim yapmaktı. En ucuzundan 3-5 boya, beyaz ve maviden  2'şer tüp, en küçük boy terebentin ve bezir yağı ile 3-5 fırça alıp, çokta hevesli, ama bir o kadar  korkarak başlamıstım, bu resmi yapmaya,"Acaba bende bir yetenek varmı? Yoksa yıllarca kendimi mi kandırmışım" diye.  Bazen bu soruyu, hala sorarım kendime.Her ne olursa olsun. Sonuçta benim icin yaptığım en değerli resim budur, çünkü ilktir.  2011


NOSTALJi










SiNEMA


SANAT






BİPEDALİZM ( İKİ AYAKLILIK) .



Evrim teorisine göre, İnsan-öncesi canlılardan, insanın türemesi yolunda atılan ilk ve dolayısıyla da en kritik adım, Bipedalizm de denilen iki ayak üzerinde yürüme kabiliyetinin gelişmesidir.

İki ayak üzerinde yürüme becerisinin nasıl ortaya çıktığı konusunda çeşitli teoriler mevcuttur. Ağaçlarda süren bir yaşam, böyle bir değişimi başlatmak ve güçlendirmek için önemli bir itici güç olabilir. ( yüksekteki meyvelere veya dallara tutunabilmek için sıklıkla iki ayak üzerine kalkmak gibi) Başka bir teoride, homo türünün atalarının yaşadığı bölgelere gelen bir tufan sonucu, sel sularının tüm yaşam alanlarını doldurduğunu öngörmektedir. Canlıları ağaçlara hapsedecek böyle bir gelişme, Homo türünün atalarını, başka ağaçlara gidebilmek için suyun içinde, iki ayaklarının üzerinde yürümeye zorlamış olabilir. Ağaçlarda iken yüksekteki dallara tutunabilmek için edindikleri bu beceriyi, bu kez, baksa ağaçlara giderken, fazla ıslanmamak veya su yutmamak için kullanmış ve geliştirmiş olabilirler. Bu teori iki ayak üzerinde yürümeyi açıklayabileceği gibi beden tüylerindeki azalma da bu nedene bağlanabilir. Üstelik hepimizin Bebeklikten beri sahip olduğu temel reflekslerimizden ikisi; ağzımıza su ile dolunca gırtlağımızın akciğerlerimize su gitmesini engelleyecek şekilde kapanması (bkz: gag reflex) ve bedenimizin oksijensizliğe dayanımı arttırmak için kanın hayati olmayan organlardan çekilerek hayati organlara dağıtılması (bkz: mamalian diving reflex) de bu teoriyi desteklemektedir.


İki ayak üzerinde yürümenin dramatik etkilileri içerisinde evrimsel anlamda en kritik olanı daha önceleri hareket etmede kullanılan ellerin, bu görevlerinden tamamen sıyrılmaları ve dolayısıyla da dört ayakla yürüme faaliyetinin gerektirdiği anatomik özellikleri taşıma baskınsından kurtulmalarıdır. İki ayakları üzerinde rahatça hareket edebilen insanlar ellerini dallara tutunmak, meyve kabuklarını kırmak gibi işlerde kullanmakta uzmanlaşırlar. Değişen koşullar sonucu farklılaşan seçilim baskısı altında eller yeni görevlerine uygun bir anatomi kazanmaya başlarlar ve zamanla insan elini diğer tüm primatlardan ayıran bir nitelik geliştirirler: Tutmak ve kavramak için özelleşmiş bir başparmak. (bkz: opposable thumb)Araç kullanma kabiliyetinin evrimsel başarıyı arttırması ile değişen başparmak fonksiyonu, kendisini meydana getiren etki ile bir pozitif geri besleme döngüsü kurarak baskınlığını iyice arttırır. Yani başparmak yapıları sayesinde araç kullanmakta daha başarılı bireylerin gelişen hayatta kalma becerileri onların daha karmaşık ve daha etkili araçlar yapmalarına olanak sağlarken, daha karmaşık araçların kullanıma girmesi de uygun başparmağın şekli üzerindeki baskıyı arttırır. İlk homo becerikli insan anlamına gelen Homo Habilis'dir.

Bipedalizmin ikinci en kritik etkisi ise dolaylı olarak dişiler üzerinde olur. İki ayak üzerinde yürüyebilmek için her bir bacağın tek başına vücut ağarlığını destekleyebilmesi gerekir. Aynı zamanda adım atarken dengenin de sağlanabilmesi için Bipedal atalarımızın kalça kemikleri kısalır ve genişler. Arka ayaklarımız üzerinde yürümemizi kolaylaştıran bu etki doğumu zaten olduğundan bile daha zahmetli ve tehlikeli bir hale sokar. Hayata gelişin en kritik aşaması annenin vücudundan çıkıp dünya ile yüzleşme anıdır ve her bebek annesinin kalça kemikleri arasındaki boşluktan çıkarak bu şerefe nail olur. Oysa kısalan ve genişleyen kalça kemiği, atalarında oranla %30 daha büyük bir beyin hacmine sahip olan ilk homoların kafalarının sığması için fazlaca küçülmüştür. Evrimin bu soruna bulduğu çözüm gerçekten beklenmedik ve göz kamaştırıcıdır; bebeklerde bıngıldak veya fontenal denilen kafatası yapısı (bkz:fonticulus anterior) ve erken doğum.Değişen kalça kemiği şeklinin yarattığı seçilim baskısı, diğerlerinden erken doğum yapan dişilerin yavrulama ve hayatta kalma şanslarının artması sonucunu doğurur. Öte yandan hayatta kalabilmek için gerekli becerileri geliştirmeden çok önce doğan yavrular, bakıma muhtaçtırlar ve bu durum annelerini açlıkla yüz yüze bırakır. Aile kavramının temellerinin atıldığı bu çağda çevreleri tarafından korunan ve kollanan anne ve yavruların hayatta kalma şansları, tek başına terk edilmişlerinkinden çok daha fazla olacaktır şüphesiz. Dişilerden oluşan ve genç erkeklerin de eşlik etiği gruplar büyümeye başlar ve sosyal gereklilikler artar. Bu insanin kısa tarihindeki en önemli km taslarından bir tanesi ya da Bipedal atalarımızın ilk ve en önemli adımıdır.