17 Ocak 2016 Pazar

İLK ÇAĞ VE ATEŞ




                                           Ateşin insanlar tarafından kontrol edildiğini gösteren en eski buluntular, Doğu Afrika’daki arkeolojik sitelerden elde edilmiştir, bunlardan ikisi, Baringo gölü yanında, Koobi fora da bulunan Chesowanja ve Kenya’daki Olorgesailie arkeoloji siteleridir. Chesowanja’daki kanıtın, MÖ 1,42 milyon yıl öncesine ait olduğu tespit edilmiştir. Bu kanıt 400 c dereceye kadar ısıtılmış olduğu anlaşılan, kırmızı kilden yapılmış, kırık bir çömlektir. Fakat bu arkeolojik sitelerde bulunan, kömür ve tüf parçalarından, kullanılan ateşin,yerel bir volkanik aktivite sonucu oluşabileceği düşünülmektedir. Yine Chesowanja arkeoloji sitesinde bulunan miskroskopik kömür parçalarının da, doğal yollarla oluştuğu sanılmaktadır. Bu mikroskobik kömür parçalarının, Homo erectus’lerin zamanına denk gelen, MÖ 1,5 milyon yıl öncesine ait olduğu tespit edilmiştir. İnsanin ateş kontrolüne ait en kesin kanıtlar, yaklaşık 700 bin yıl öncesine aittir, Klasies Nehri Ağzındaki taş aletlerin yanında bulunan yanmış kemik parçaları, homo erectus’lardan kalmadır. Montagu Mağarasında bulunan kömürleşmiş ot kökleri, bitki ve tahta parçaları ile yanmış tas aletlere yapılan radyo karbon testleri, MÖ 61000-110000 tarihlerini göstermektedir.Son zamanlarda yapılan araştırmalarda, Tel Aviv’in 12 km doğusundaki Qesem Mağarası da MÖ 380 000 yıllarında, ateşin düzenli kullanımına ait deliller bulunmuştur. Ayrıca İsrail deki, kazılarda, Homo ergaster veya homo erektus’lere ait, MÖ 790 000 yıllarını gösteren, çakmaktaşı gibi delillerde mevcuttur. İsrail’de yapılan bu araştırma, insanoğlunun yaklaşık 790 bin yıl önce ateş yakabildiğini ve bu yetenek sayesinde Afrika’dan Avrupa’ya göç edebildiğini ortaya koydu. Kudüs - İbrani Üniversitesi’nin, Ürdün nehri kıyısındaki arkeolojik bir alanda bulunan çakmak taşları üzerinde yaptığı analizler, erken medeniyetlerin ateş yakmayı öğrendikleri ve bunun bilinmeyen topraklara göç etmek için bir dönüm noktası olduğunu gösterdi. 2004 yılında bölgeyle ilgili yapılan başka bir çalışma, insanın erken çağlarda, yanmakta olan ateşi kontrol altına aldığını ortaya çıkarmıştı. Ancak yeni araştırmada, tarih öncesi insanların ateş yakmayı da bildikleri anlaşıldı. yeni verilerin, bölgede var olmuş birçok medeniyet tarafından ateşin kontrollü ve sürekli biçimde kullanıldığını ve bu toplulukların doğal ateş kaynaklarına bağımlı olmadıklarını gösterdiği anlaşıldı. Araştırma sonuçları,
“Quaternary Science Reviews” dergisinde yayınlandı.


SONUÇ

Arkeolojik kazılardan, şu an’a kadar elde edilen tespitlere göre insan, ilk olarak bundan 1,5 milyon yıl önce ateşi kullanmaya başlamıştır. Fakat her ne kadar ateşi kullanmayı bilse de, ateşi yakmaya ve düzenli olarak kullanmaya başlaması, bundan onbin’lerce yıl sonra, 790 000 yıl önce gerçekleşebilmiştir.

İnsanin ilk kez ateşle tanışması, büyük bir olasılıkla volkanik patlamalar, şimşek yıldırım gibi doğal sebeplerce çıkan orman yangınları ile gerçekleşmiş olmalıdır. İnsanin o zamanki doğasında da var olan merak ve gözlem ile ateşin etkilerini öğrenmiş olması, belkide, hayatta kalabilme güdüsü ile de birleşince, orman yangınları sonucu ölen hayvanların veya kavrulan bitki ve köklerinin, daha lezzetli veya yemesinin daha kolay olduğunu keşfetmesi bunun sonucu olsa gerek. Bunun yanında ateşin geri kalan tüm etkilerini de öğrenerek, aydınlatma, hayvanlardan korunma, rastlantı sonucu pişen killi toprağın sertleşmesi ve çanak çömlek yapımını öğrenme, dumanı ile haşereleri kovma ve tabii ki ısınma… İnsan ateşi yakmayı daha öğrenmeden çok daha uzun bir zaman önce olmuştur.

Böylesine faydalı bir güce sahip olmak, hayatta kalıp, çoğalabilmenin ve evrimleşebilmenin en önemli silahıydı. Henüz ateşi yakmayı öğrenmemiş olan insanin, bulduğu ateşi, söndürmemeye, canlı tutmaya çalıştığını, ateşi korumak veya elde edebilmek için savaştığını, hayal etmek hiçte zor değil. Mısırda ve daha birçok eski kültürde, tapınaklarda, yakılan ateşin, hiç bir zaman söndürülmemesi, sürekli canlı tutulması beklide o zamanlardan kalmış çok eski bir alışkanlıktır. Ve her ne kadar gerçekte insanin, ilk kez tanrı arayışı bilincine ne zaman sahip olduğunu bileme sekte, günümüze kadar gelen bazı ateşperest inançların temellerinin daha o zamanlar atıldığını, tapınılan ilk tanrının ateş olduğunu düşünebiliriz.

İnsanoğlunun ateşi ilk kez yakması büyük bir olasılıkla yine ateşin faydalarını öğrenmesi gibi, tamamen rastlantı sonucu olmalıdır. İnsan hayatında, ellerin kullanımı arttıkça, alet yapımında aşama kaydedilmesi ve bu sayede daha çok malzemenin, alet yapımı için denenmesi, çakmak taşı veya sülfür içerikli taşların, alet yapımında kullanılmaya başlanması, ateşi tanıyan ve hatta kullanan, ama yakmayı henüz bilmeyen atalarımız için bir vesile olmuştur dersek, yanlış olmaz.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder